Diş Dolgusu Nasıl Yapılır? Diş dolgusu özel teknik ve yöntemler kullanılarak yapılan ağız bölgesinde estetik ve sağlık açısından gerekli bir işlemdir. Özel materyallerle hazırlanmış olan özel diş ürünleri teknolojik cihaz ve uzman doktorlar vasıtası ile damak bölgesine uygulanarak yapılır. Diş dolgusu nasıl yapılır dendiğinde bu işlemi basamaklar halinde şu şekilde açıklayabiliriz. Diş dolgusu nasıl yapıldığını anlatan video linkimizi izleyebilirsiniz.
Diş dolgusu yapılırken öncelikle diş dolgusunun gerekli olup olmadığı tespit edilir. Birkaç yöntem ile diş dolgusunun gerekli olup olmadığını anlamak mümkündür. Öncelikle gözlem yolu ile tespit yapılır. Çeşitli renk değişmeleri ve çürüme durumları hekim tarafından sivri uçlu kontrol aleti ile tespiti yapılır. Eğer dişin dış yüzeyinde yumuşama ve bozulma varsa bu durum mine tabakasının bozulduğunu gösterir. Diş dolgusunda bir diğer tespit yöntemi de çürük boyası yöntemidir.
Ağıza alınan çürük boyası ile ağız çalkalandığında çürük olan kısımlara bu boya yapışır. Sağlam kısımlara yapışmayan bu madde ile çürük kısımların tespiti yapılır. Röntgen vasıtası ile de çürükler bulunabilir. Belli bir boyuttan sonrasını gören röntgen küçük boyutlu çürükleri görmez. Dişler kırılma da çatlama ile çürümeye başlayabileceği gibi diş gıcırdatma, tırnak yeme diş ile sert cisimleri ısırma gibi nedenlerle çürüme ve bozulma durumları ile karşı karşıya kalınabilir.
Diş dolgusu yapılmaya başlandığında öncelikle diş hekimi lokal anestezi ile uygulama yapılacak bölgeyi uyuşturur. Daha sonra diş hekimi ve özel aletler vasıtasıyla ve frez yardımıyla çürüğü temizlemeye başlar. Diş çürüğü temizleme aşamasında lazer yöntemi de kullanılabilir. Diş hekimi temizleme aşamasında dişin tam olarak temizlendiğinden emin olmalıdır. Çürük tam olarak temizlendiğinde dolgu işlemine başlanmaktadır.
Diş hekimliği diş dolgusu yaparken diş temizliği sonrası aeratör ile mine tabakasını aşarak çürüğe ulaşır. Bu alet ile hassas olarak çürüğü temizleyen hekim daha sonra dolgu yapılacak alanın tespitini yapar. Bu aşamadan sonra dişin ikinci tabakasına dentine bölümüne ulaşan doktor angldruva ile müdahale eder. Çünkü bu kısım mine tabakasında göre daha yumuşak bir kısımdır.
Değişik dolgu yöntemlerine göre değişik dolgu malzemeleri ve kullanılabilir. Diş hekimliği duruma göre diş yüzeyini korumak amacıyla örtücü ve baz kullanabilir. Bunun yanında değişik dolgu türleri için değişik dolgu malzemeleri de kullanılmaktadır. Örtücü veya baz kompozit reçine, çinko asit, cam ionomer, eugenol, veda kalsiyum esaslı diğer malzemeler kullanılabilir. Bu materyaller dişleri korumak için fluorid salgılaması yapar.
Diş Hekimi eğer kompozit dolgu yapacaksa bu durumda Öncelikle asit jeli ile dişi hazırlaması gerekmektedir. Bu yöntem ile dişin yüzeyinde minik gözenekler açılır. Bu sayede dolgu uygulandığında dolgu dişe sıkıca yapışır. Bu noktada fosforik asit kullanımının gerekli olup olmadığı tartışmalı bir durumdur.
Diş dolgusu uygulamasının diğer aşamasında ise bonding adı verilen malzeme ile kompozit reçine diş dolgusu dokularının birbiriyle bağlantısı oluşturulur. Bu işlem doğru yapıldığında diş çürümesini engelleyici etkiye sahip olunur. Bu aşamadan sonra bu malzemenin üzerine kompozit dolgu hamur şeklinde tüplerinden çıkartılıp diş yüzeyine uygulanmakta ve sertleşmesi için halojen ışık ya da mavi led ışık kullanılır.
Spatül vasıtası ile dişe uygulanan kompozit reçine ışık yardımı ile sertleşmesi sağlandığında kompozitin içinde bulunan aktivatörler, polimerize olarak süreç başlar. Bu işlemden sonra uygulama işlemi bitmiş ve küçük detaylar geriye kalmıştır. Dolgu yerleştirme işlemi sonrasında diş hekimi bir takım düzeltme yaparak özel cihazlarla ve fırça yardımıyla dişe cila yaparak diş minesi gibi bir görünüm oluşturur.
Dolgu Sonrası
Diş dolgusu sonrası bazı kişilerde hassasiyetler oluşabilir. Havaya, basınca, soğuğa ve sıcağa karşı bazı hassas durumlar oluşabilir. Ancak bu durumlar geçici olup bir iki hafta içinde normale dönüş olacaktır. Bu yüzden bu zaman aralığında hastalar bazı şeylerden kaçınması gerekiyor. Eğer bu süre içinde hassasiyet geçmiyorsa diş hekimine başvurarak gerekli tedbirler alınmalıdır. Hastanın hissettiği hassasiyetleri diş hekiminin bilmesi gereklidir. Diş hekimliği bir sonraki dolgu işleminde Bu hassasiyeti azaltmak için farklı malzemeler ve farklı materyaller kullanacaktır.
Her insanın maddelere uyum sağlaması farklı olduğu için diş hekimi bu durumda farklı maddeler kullanılarak hastaların daha az sorun yaşamasını sağlayacaktır. Bu noktada hastanın kendini tanıması doktor için önemli olup hangi durumlara karşı hassasiyet bir alerji olduğunu bilen hastalar sayesinde daha verimli ve daha ideal diş dolgusu sonrası dönem yaşanacaktır. Diş dolgusu sonrası hassasiyet dışında bir takım sorunlar da yaşanabilir. Bu sorunlar şu şekilde oluşabilir.
İlk rahatsızlıkta çiğneme esnasında sorunlar ortaya çıkar. Bu rahatsızlık ısırmayı engelleyen dolgu nedeniyle ortaya çıkar. Eğer böyle bir sorun varsa hekim ile görüşerek diş dolgusu yüksekliğinin ayarlanması yeniden yapılabilir. İkinci tür rahatsızlıkta dişler birbirine dokunduğunda çok yüksek bir şiddetli keskin acı duyulur. Galvanik şok adı verilen bu acı ağız içinde elektrik akımı oluşması nedeniyle ortaya çıkar. Bir diş yüzeyinde altın kaplama ve diye bir yüzeyinde de amalgam varsa bu durumda bu elektrik şoku etkisi oluşabilir.
Diş Dolgusu Ağrısı
Diş dolgusu sonrasında birtakım nedenlerle diş dolgusu ağrısı oluşabilir. Bu arıların türleri şunlardır:
– Dolgu çevresinde oluşan ağrılar
– Isırırken görülen ağrılar
– Sızlanma halinde oluşan ağrılar
– Sürekli ağrılar
Eğer diş tam oturmadıysa diş dolgusu çevresinde ağrı oluşabilir. Dolgu işleminden sonra anestezi etkisi geçtiğinde yemek yerken ya da normal durumlarda ağrı yaşıyorsanız bu durumda bir sorun var demektir ve hekime gitmeniz gerekmektedir. Dolgu sonrası dişlerde sızlama şeklinde 1-2 hafta boyunca ağrı olması normaldir. Bu durum zamanla geçen bir sorundur. Diş dolgusunda oluşan ağrılar diş köküne kadar iniyorsa bu ağrılar 1-2 hafta süre boyunca sürekli görülme ihtimali vardır. Bu durum diş kökünün sağlıklı olmadığının göstergesi olup köprü uygulaması yapılması gerektiğini gösterir.
